25 Şubat 2012 Cumartesi

Amsterdam


Klasik bir yemek-gezi yazısı, gezginin yemeye bayıldığı, keşfedip mutlu olduğu yemekleri ballandıra ballandıra anlattığı, bir de üzerine güzelim fotoğraflarla bezediği iştah açıcı bir yazı oluyor. Herkes size yediklerini anlatacaktır. Gelin ben size yiyemediklerimi anlatayım, zira Amsterdam'da birkaç güzellik dışında karnımı doyurmaktan başka bir şey yapamadım. Ama bunda Amsterdam'ın çok da büyük bir suçu yok, meteliğe kurşun atarak, öğrenci usulü ancak uçak otel parası denkleştirip gidince öyle oluyor.

İyi ki yanımda götürdüğüm, kendi yaptığım Corova bisküitlerim ve La Torta Caprese'lerim vardı da, büyük bir kriz yaşamadım, ki ünlü bir Brest-sendromum vardır, böyle Evropa'lara gidip aç kalırsam fena halde ağlayıp sinir krizine girebiliyorum, neyse bu başka bir yazının konusu...